Hiperküp adlı entry'yi görünce, aklıma daha önceden izlediğim şu video geldi. Boyut kavramı nerelere kadar gidiyor bir bakalım:
toro -- 08.07.2011 - 12:36
7. boyut baya karışık. benim anlmadığım BBC nin belgeselinde 11. boyuta kadar çıkıyoduk burda 10 ? bu farklı bir sicim teorisimi
bwallace4ever -- 08.07.2011 - 14:37
Walla 10 defa falan izledim ben de bi yere kadar anladım.
sucu -- 23.07.2011 - 22:12
Teşekkür ederim.
mor -- 22.09.2012 - 12:44
Ben anladım :)
Kaan Onay -- 23.09.2012 - 20:01
Seyrettiğiniz video kavram karmaşasındaki dünyanın apaçık önünüzde duruşudur.
Düşünce sınırlarının bu durumda sıkışıp kalması BUNALIMda olunduğunun kanıtıdır.
Akıl bunalımdan çıkar, seyredilen bu video akılcı değildir.
Akıl, yeni sorunlara yeni çözüm bulan özelliğimizdir. Kısaltırsak; akıl, YENİ ve DOĞRU sonuç verir.
Kabaca seyredin, kafayı detaylara çok takmayın, sonuçta "Sıfır boyut" denilen başlangıç ile son boyut olan "Onuncu boyut" döngüsel denmektedir. Kafayı takmayın dememin sebebi, bu basit döngü dediğimiz dairesellik ile temsil edilen şekildir (başın sona bağlanması). “Baştan daireyi anlamadığını söylesene be kardeşim” diyerek konuyu kesip atar, odaklanılması gerekene akıl ile bakar, bunalımda olanların gereksiz kavram karmaşasına kafayı sokmazsınız.
Konu, “sıfır boyutu” nokta ile başlatmak ile yanlış başladı. Sıfır boyut o dümdüz beyaz yüzeydir ama amcam sıfır boyutu bir nokta yaptı; siz de bunu yemediniz mi, yediniz. Dünya bunu yemektedir benim dediğim özetle budur.
DÜNYA HENÜZ SIFIR KAVRAMINI BİLMİYOR.
Dördüncü boyutta sıyırdı. Henüz zamanın tanımlanmamış bir kavram olduğunu lagara lugaraya getirip size gerisini satmaya kalkıştı.
Zaman’ın dördüncü boyut olduğu doğru ancak çizdiği yapı yanlıştır. Benim henüz yayınlamadığım yerçekimi (dünyada tanımı henüz yapılmamıştır) tanımı zamanın da yapısını bu video da anlatıldığı gibi basittir.
Garip olan “String theory” gibi saçmalıkları yabancılardan duyunca sus pus oluyorsunuz da aranızdan birisi doğrusunu söylediğinde saçmalama diyorsunuz, bunu fark edememenizi görmek şaşırtıyor.
Dünya, daire (pi), sıfır ve zaman kavramlarını bilmeden konuşuyor; çok sıkı saçmalıyorlar.
Ben de bunları biliyorum diyorum, hatta bu sayede dünyanın anlayacağı yeniliklerin başlamasına sebep olabiliriz bile, siz bir uyansanız artık diye bekliyorum.
Belki de benim dediklerim yanlıştır ancak en azından bu zevzeklerden daha akla yatkındır. Hadi o da olmadı diyelim, hatalarını göstermek bile yapmamız gerekendir. Emin olduğum o düzeyde olmayı hak eden akıl var bizde.
Değişik düşünebilmek düşünce sınırlarımızı genişleten ÖNEMLİ bir değerimiz olmaz ve düşüncede elin avukatlığını yapmaya devam edersek kaderimiz, aklını kullanmayı bilmeyenlerin eline geçer.
Kısacası, kaleyi boş bulanlar atıp durmaktadır.
xenix -- 23.09.2012 - 20:12
"Kısacası, kaleyi boş bulanlar atıp durmaktadır."
angelyasam -- 24.09.2012 - 11:48
AKP ve etrafında donen insan topluluğunun adı Türkiyeli....
angelyasam -- 24.09.2012 - 11:59
9. Boyuttan sonra sonsuzluğun farkindAligina geçiş te tek anlAdigim ben 1 isem sonsuz sıfıra anlam verip yasam formlarında sonsuzlasabilirim. İsmim seklim olunce yok gibi olsada varolan sıfırlarda yasayacak. Benim önemim yok sonsuzluğun önemi var. Ben onemlide desem onemsizde desem dediğimin değil ortaya yansıyan ısinin anlamı bir benle anlam bulur....
gamaro -- 24.09.2012 - 12:43
Şizofrenlerin üretken olamayacakları (ya da yeni birşeyşer üretemeyecekleri) tezi, doğru değildir.
Herşeyden önce, şizofreni'nin bir hayli çeşidi vardır ve her şizofreni vakasında kişinin yaşamının, yeteneklerinin, üretiminin vs.nin tümüyle istila edilmesi veya irrasyonal bir içerik kazanması şart değildir.
En bariz örneği: John Nash'dir.
Öte yandan sanat, bilimden farklı yapısıyla çok daha üretken bir alan sunabilir. (şizofrenler için)
Felsefe (veya bilim felsefesi) açısından bakıldığında ise, Wittgenstein'ın tractatusları ile borderline bir karakterin saçmalıkları arasındaki fark, az buçuk sağlıklı ve donanımlı bir zihin tarafından bile kolayca farkedebilir.
Dil, önemlidir.
Bir bütün olarak tezin doğru veya yanlış olmasından öte, bir kavramın bir diğerini (ya da bir cümlenin takip edenini) nasıl bir fizyopatolojiyle çağırdığını ele verir. (Dil)
Hele ki, uyanın artık/ zaman daralıyor/ kendinize gelin.. sufleleri filan da varsa yanında..
Kaan Onay -- 24.09.2012 - 18:05
“Xenix” ismi ile zaten kimliksiz olan ama taktığı ismine de kimlik veremeyen şey... Dediklerim toplum yararınaydı anlamadın; aşağıdakiler, anlarsan senin yararınadır.
Kuantum Arena tartışması adı altında defalarca muhakeme yeteneğinin olmadığını sana anlatsam da, sen ne denli "kendini bilmez" bir öğe olduğunu anlamadın ("kendini bilmezlik" böyle bişey, umut etmekten başka yapacak bişey yok). Zor ama kendini bilmende umarım başkaları da sana bu yazı vesilesi ile yardımcı olur.
Seni muhatap almayacaktım ve aşağıdakileri söylememek için de kendimi tutmuştum; senin için “bana ne yahu” demiştim.
Bu yazdıklarım iki işe yarıyor; bir kısmı alırsan yine sana, asıl senden zarar görencek olası kişileri uyandırmak için (Tüm Türkiye, senden çok var).
Bundan sonra ne yazarsan yaz cevap vermeyeceğimi bil; yani kısaca “bana ne senden” yerine “elimden geleni yaptım” diyebileceğim.
Kuantum Arena tartışmasında, biraz da kibirli bir havayla böyle bir şey dedin;
"Kaan senden beklediğim bir birine karıştırmadan şu anahtar kelimeler hakkında ayrı birer yorum yazman.
Osmanlı
Kur'an
Türk"
"Umarım “tuzak kurdum içine düştü” gibi entrikalar yoktur, insaf diyorum bu gibi olayları yeniden ummak istemeyerek iyi niyetimi sürdürüyorum."
"Teşekkür ederim yazdıklarınız için.
Bu bağlamda değerlendirdiğinizde
İncil - Yunan - Bizans üçgeni hakkında ne düşünüyorsunuz?"
xenix -- 24.09.2012 - 20:14
Kaan Onay, neden cevap vermedin? Bak ben ne demiştim orada.
"Kaan senden beklediğim bir birine karıştırmadan şu anahtar kelimeler hakkında ayrı birer yorum yazman.
Osmanlı
Kur'an
Türk
Hani devamlı diyorsunya eğer bir konuyu anlatamıyorsan henüz bilmiyorsundur diye. Üstelik Einstein demiş gibi biliyorsun ama o söz Feynman'a ait. Her neyse. Önemli olan şu; sitenin en gerizekalısı bile anlamalı yazdıklarını."
"Zevkle
Kaan Onay tarafından Cum, 31/08/2012 - 19:44 tarihinde gönderildi.
Osmanlı: Uygarlığı başlatan medeni etki; sonuçta medeni olmak zorunda kalacak uygarlığın döneceği kavram karşılığı.
Kur'an: Bizdeki birliğin yayılmasını başlatan "Son", Sonuç; gövde gibi değil en baştakinin aynısı.
Türk: Sondaki yüklemiyle düşüncesi bütün, detayı değil "Sonuçta" bütünü konuştuğu anlaşılacak doğal birlik."
sanalmanik -- 07.07.2015 - 22:14
arkadaşlar bu konuyu anlayan ve başkalarına da anlatabileceğini düşünen var mı? çokboyutluluk ile bir kavrayış için;
-gerçekten içten soruyorum bunu-bilgi merakı işte-gerçek kavrayış
sanalmanik -- 07.07.2015 - 22:29
arkadaşlar soru cevaplamak ister misniz? -içtenlikle- yanıtlamak?
çok boyutluluk nedir?
boyut nedir?
onu oluşturan ya da tanımlayan ve belirten( ya da yansıtan) nedir?
algı derinliği mi bu-manilpülasyonu-elemanı-algıya mı ilişkin ya da
ışıkla mı tanımlanır? görüngüyle mi? neyle- derinlik algısı mı hissi mi?
bakma mı? bakmaya mı
-örneğin iyi bir kavram ve algı ne olurdu bunun için mesel ya da örnek mesela hiç ilgisi olmasa da konuyla çarpıcı bir yaklaşım ve örneklendirme-yaklaşım-yaklaştırma denemesi-sarsma noktası ya da
yeni bir duyumuz olsa örneğin gibi;
örneğin renklerin sesi olsaydı gibi bunu tanımlar mı ya da yaklaştırır mı? ya da ney?
-dünya daire olmasaydı da yüzey olsaydı ve daireler olmasaydı artık ya da bunun gibi bi şey bekli
-dünya saydam olsaydı (ve dalgalı ve yüzeyel/yüzeysell mi? dışı olmasaydı? ve geçirgen ve içinde de olsaydık örneğin; tutuşuk olsaydık yaışık ona;
alt ve üst/yan kavramı olmazdı; ya da şöyle olurdu demek gibi bir kavrayış örneğin-mesela
-merkez ya da dış kavramı olmaz dı gibi-kavrayış ya da şöyle olurdu? bir esnetme lütfen
ne görürdük? iki noktadan birden bakmak gibi mi? bölünmüş bir bakış mı?
yeni bir deirnlik algısı nasıl eklenir ki insana bunu düşünüyorum; (biz karşıyı görüyoruz ya -ben bir karşı yüzeyde hem alt hem karşı iki yönlü düşünüyorum)
bölünmüş büyük bir bakış mı? çift açılı bakış mı? büyük yüzey bakışı
bir objektivite(objektifle) nası ltanımlanır -dışbükey mi? ışıktoplar mı? -kırılamz ışık mı? paralel bir objektif ya da (spiral-si-imsi-) dairesel bir objektif ne görürdüyü yansıtan bir bakış ya da bunun gibi düşünceler -x