Öncelikle nagualizm diye bir şey yoktur. Ne Castenada'nın kitaplarında ne de izdeşlerin kitaplarında böyle bir ifade kullanılmaz. Bu çok daha sonra birilerinin -izm takısı takma huyundan kaynaklı bir şeydir. Bizler (yani bu terminolojiye hakim olanlar) savaşçı, büyücü, gezgin savaşçı, farkındalıkta ustalaşma gibi deyimler kullansak da ben bu yazı boyunca sizler için (terminolojiyi bilmeyenler) nagualizm diyeceğim. Çok da problem değil çünkü ne dendiği.
Sonralıkla... Bu yazı tamamen benim kişisel yorumumdur. Yani bir başkası başka türlü algılamış olabilir, farklı yorumlayabilir. Doğrudur yanlıştır beni bağlamaz. Bu yazıda benim yorumumu okuyacaksınız, sorularınızın muhatabı da ben olacağım haliyle. Ve bir kaynaktan şuradan buradan yararlanmadan bildiklerimi, anladıklarımı aktarıp soruları da bu şekilde cevaplamaya çalışacağım.
O zaman başlayalım.
Carlos Castaneda bir antropologdur. Doktora tezi için saha çalışması yapması gerekmektedir ve dolayısı ile araştırdığı konuda uzman birini aramaya başlar. Yolu Don Juan Matus ile kesişir. Başlarda ondan konusu hakkında yardım almaya çalışırken bambaşka konuların ve öğretilerin içinde bulur kendini. Ve bunları kitaplaştırmaya karar verir. Kitapları yazdığı dönemde hippiler, 68 kuşağı, çiçek çocuklar vs derken bir anda furya büyür ve basit bir antropoloji araştırması kitapları milyonlar satmaya başlar. Best seller olur. Ardından kötülemeler tartışmalar iyilemeler savunmalar falan geniş kitlelere ulaşır öğreti.
Nagualizm (öğreti, savaşçının yolu, büyücülük vs terimlere takılmayın hiç biri sizin anladığınız anlamda değil) belirli bir kural için küçük bir topluluğun kişisel gelişim veya kişisel dönüşüm diyebileceğim belirli bir algoritmik yapıya sahiptir. Aslında nagualizm bir bilgiden ziyade bir eylemler, yöntemler dizinidir. Bu yüzden bilginin değişken olduğu (hatta oldukça değişken olduğu) kabul edilir. Bilgiye tutunmak yerine onu nasıl kullanacağımızla ilgilenir.
Hiç bir siyasi veya toplumsal yapı ile ilgili değildir. Dolayısı ile taraftar toplamak gibi bir derdi de yoktur. Kapalı küçük topluluklar, (klan, grup, vs) halinde silsile yoluyla öğretilir. Kızılderili öğretisi değildir. Naguallerin içinde Çin'li olan da vardır, İspanyol olan da. Çiftlik sahipleri de vardır, sanatçılar da.
Tamamen deneyimsel ve pragmatisttir. İnanç ile ilgili bir yönü yoktur. Yani savaşçı olmaya inanmak veya naguala inanmakla ilgili bir durum yoktur. Bu senin pratiğe döktüğün deneyleyip gözlemlediğin bir durumdur. Tamamen kişisel ve özneldir.
Tarihsel bir aydınlatma metni veya iddiası yoktur. Aslında bilgi ile olan kısmı bir daha vurgulayayım. Bilgi öğretisi değildir. Yöntem öğretisidir. Örneğin meditasyon gibi. Meditasyon yapmanız size iyi gelebilir kötü gelebilir, işe yarar veya yaramayabilir. Aslında kişiler pek umrunda değildir nagualizmin. Elbette bu yöntemlerin nihai amacı özgürleşmek ve farkındalığı (algıyı) genişletmektir.
Gelelim Don Juan Matus'a. Tamamen hayal ürünü olabilir. Hatta Castaneda'nın kendisi bile hayal ürünü veya bir ekip işi olabilir. Bunların aslında hiç bir önemi yok. Diğer başlıkta verdiğim Zerdüşt örneği gibi. Zerdüştün tarihselliği, olup olmadığı, poposunu nasıl sildiğinin falan önemi yok.
Mümkün olduğu kadar terminolojiden uzak durarak anlatmaya çalışıyorum. Nagualizm din değildir. (Ama dindir dersen din de olur) Felsefe değildir. (felsefedir dersen olmam demez) Bilgi değildir (ama bunlar çok değerli bilgiler dersen , dersin yani)
Bence nagualizm bir çeşit algı üzerine mühendisliktir veya bilimsel yöntemler grubudur. Ortada problemler vardır ve problemleri çözmek için yöntemler vardır. Bu yöntemler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Kimin hangi yöntemleri ne kadar kullanması gerektiği ölçülebilir.
Böyle bir girişten sonra sorularınız varsa onları cevaplamak üzerine daha iyi ilerleyebilirim sanırım.

Resmi ciddiye almayın, görsel olsun diye ekledim.