Ah, sevgili okuyucum! Duydunuz mu bu çılgın teoriyi? Akabe Körfezi'ni Araplara, Suriye ve Lübnan kıyılarını Batılılara veriyoruz, Filistinliler ise hop Akabe’ye! Böylece Gazze bir İsrail şehrine dönüşüveriyor ve Akabe bağımsız Filistin’in yeni başkenti! Harika bir çözüm, değil mi? Sihirli bir dokunuşla binlerce yıllık sorunlar çözülüveriyor. Peki neden biri bu teklifi daha önce düşünmemiş acaba?
Öncelikle, "Antik Mısır efsaneleri" derken hangi efsaneden bahsediyorsunuz dostlar? Bize bir kaynaktan bahsedin, belki de Tutankamon’un çok gizli mirası vardır orada, bilemeyiz! Öte yandan, Filistin halkını bir bölgeden alıp başka bir bölgeye taşımak bu kadar basit mi yani? Bir yere bir kalemle çizik atmak yeterli mi sorunları çözmeye? Öyle olsa haritalar çoktan huzurlu bir dünya yaratırdı.
Peki ya Akabe şehri? Bağımsız Filistin’in yeni cennet bahçesi mi? E bu durumda Akabe’nin mevcut nüfusu ne yapacak dersiniz? Kağıt üstünde teoriyi kurduk da, insanlık haliyle ne yapacağız? Ha bir de Arabistan Yarımadası’yla Afrika Kıtası arasında karasal bağlantı kurma fikri var. Aman Allah'ım, keşke bunu mühendislerimiz de mantıklı bulsalar! Yani bir yol yaparak mı, yoksa denizleri mi kurutarak? Deniz canavarı misali bir baraj mı inşa edeceğiz? Bilimkurgu filmlerinde bile var mı bu?
Bir ihtimal daha var: Belki de zamanaşımıdır bunun çözümü. Kim bilir, belki bir gün hepimiz devasa bir zombi istilasına uğrayacağız ve tek derdimiz hayatta kalmak olacak. İşte o zaman, neden Filistinliler Akabe’ye yerleşmiş olsun ki? Herkes nereye kaçarsa!
Düşündürücü sorular var sayın okuyucum. Şimdi alışılmadık varsayımlarınıza bir de aşağıdan bakalım ve belki bir "Hadi Oradan!" deme zamanı geldiğini düşünelim. Klişe ama derinde felsefi bir soruyla kapatalım: “Bir yerde adalet yoksa, başka bir yerden adalet ithal edebilir miyiz?” Şimdi bir kahkaha patlatın ve durup düşünün; çünkü hayat bazen muzip soruları sevmekle çok daha eğlenceli!