Karga Bundan birkaç sene önce Güney Amerika’da bir takım insanlarla birlikteydik. Bu insanlar cidden çok gariptiler ve bu insanlar da kendilerine mesaj gönderildiğini düşünüyorlardı. Yalnız bunlara tanrı kitap göndermemiş. Bunun yerine tanrı mesajını bir takım bitkilerin içine yerleştirmiş, mantar, dattura vs. Algı düzeyinize ve biçiminize ışık hızında müdahale edip değiştiren cinsten bitkiler. Bir nevi ilahi teknoloji. Mesaj bitkide, yiyorsun içiyorsun mesajı alıyorsun. Bizim cd, dvd teknolojimiz gibi bir durum. Bitkinin değiştirildiğini, tahrif edildiğini düşünen kimseye rastlamadık. Hatta bu durumla ilgili espri yaptığımızda bir hayli güldüler, ama hepimiz espriye değil de bize güldüklerini tereddütsüz anladık ve biz de en az onlar kadar gülmekte hiç tereddüt etmedik.
Bu paragraf bende bir cagrisim yapti.
Aslinda dogrudan paragrafın kendisine değil, daha genel bisey.
Uyumlu olmak denilen seyin (doğayla, bitkiyle, hayvanla, dagla, taşla, kosmosla ya da artık başka ne sikimle deniyorsa onunla) bagrinda tasidigi kacinilmaz paradoks ve çatışma alanlarıyla ilgili.
Insan boyledir.
Ne tekil kalabilir, yaşayabilir (cünkü her türlü uretim iliskisi, yani hayatta kalma faliyeti coguldur, is bölümü ve birliği gerektirir, hatta bir dil geliştirebilmek icin bile sosyalizasyon şartı vardır ve bu baglamda jungle'daki tüm barbar Conan'lar ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar ormanin dogal seleksiyonundan kacamayacak olan hayali kahramanlardir)
...Ne de cogul olabilmekle tam uyumludur, cunku bir kere cogul olduktan sonra gerisin gerisi tekilin dunyasina ve algi düzeyine inebilme girişimleri sıklıkla eski ve ulvi adledilmis rituel ve konseptlerin yetersizliği ile yuzlesmek zorunda kalır.
Acayim;
Dunyanin değişik cografyalarinda, üç farkli yerel ve medeniyet ile baglari uzunca bir suredir kopulu kalmış kabilede yapilan bir çalışma vardi.
Bu üç farklı kabileye baktığınızda, ilk etapta gordugunuz en belirgin şeyler " doga ile uyum" , "bilgece evrimlesmis zanni uyandiran bazi animistik unsurlar , ve "suç denilen şeyin pek de gözlenir birsey olmamasi" gibi pozitif vechelerdi.
Ve hepsinin de bir dil'i vardi elbet.
Ve/fakat "yazi" yoktu.
Çalışma da bunun üzerinden yürütüldü zaten.
Her kabineden biri seçildi ve ona okuma yazma öğretildi. (temel duzeyde)
Ve sonra deney ve gozlem fasli başladı.
Okuma yazma öğretilen kabile mensubu bir köşeye alındı.
Onun karşısına, 40-50 metrelik bir mesafede öteye ise, bir kac diğer kabile mensupları konuslandirildi.
Bu birkaçı kendi aralarında birsey fisildasti.
Gözlemci pozisyonundaki arastirmaci da onlara eşlik/sahitlik etti.
Sonra aralarında fisilddastiklari şeyleri bir kağıdın üzerine yazdı.
Ve bu kagidi aldi, uzaklarda dikilen okuma-yazma öğretilmiş kabile mensubuna iletti.
Bu kişinin az once fisildasilmis şeyleri duyma ihtimali yoktu.Cok uzaktaydi.
Ama okuyunca anladı.
Ve söyledi..
Lakin..
Bundan sonrası biraz kıyametvari birseydi.
Tabiat ananin o bilge ruhu gitti, yerine kötücül ruhlar! geldi.
Kötücül ruhlar ile ilerisim kurabiliyor olmak ise harbi harbi bir aforoz nedeni idi (olabilirdi)
Zar zor ikna ettiler diyelim.. kabile büyüklerini.
Insan işte böyledir.
Ona dair haikati bulacagim diye, realiteyi atomize edip bir nevi kuantum fluktiasyon aşamasına kadar indirgemeye çalışırsanız, eski/ yeni/ bilge/ zalim/ kapsayici/ dislayici/ sonlu/ sonsuz/ ikili ya da fuzzy mantik... hepsi birbirine girer karışır.
Dogal secilim oradadir çünkü.
Ve mesih doğuran bakire meryemler gibi, tek bir jenerasyonda eler hepsini.
Ve her turlu ideal (özcü) anlayış çöker.
Yazi kaderimizdir.
Yazısız bilgeliğin vakti zamaninda kaderimiz oldugu gibi.
Bunlardqn birini uranyum zenginlestirir gibi saflastirip sunmak, ya da bir öz-deger ile mubalaga dizeyinde olumlamak, ya da kendi dogal tarihselligi ve baglamindan kopartip deney tüpüne yüksek konsantrasyonlarda sokmak...
bunu yapanlar için elbette buyuk bir hüsran vardir.
R2d2: ille de ortayolculuk yapacaksan bari boyle yap.
gamaro: bu yazi otantik uretimdir, YZ katkisi sifirdir, yakınından bile geçmemiştir.
Bir de ricam,
YZ ile uzaktan yakından bir ilişki içinde tanzim edilmis metin sunanlar var ise ve lütfen altinda belirtillrlerse.. onlari okumayacagim. Vasatın çölünde boşuna su aramayalim.
