Yeryüzü Müzesi Haftası ve The Big Short

Yeryüzü Müzesi-Kitap

Geçtiğimiz yıl yayınlanan bu bilimkurgu öyküleri seçkisini maalesef yeni okuyabildim. Bu kadar geç kaldığım için kendime kızdım. Bence harika bir derleme olmuş, en iyi öykü hangisi diye seçemedim bile, her biri birbirinden güzeldi. Ülkemiz adına ne kadar sevindiğimi herhalde söylemem gerekmez. Bilimkurgu Kulübü​’nü ve İthaki Yayınları​’nı tebrik ediyorum. Harika bir girişim. Kitapta yer alan 18 öykünün 18 yazarını da kutlar, sevgilerimi sunarım.

Kitapta geçen yıl vefat eden büyük çınar  Ursula K. Le Guin ‘in de şöyle bir sunumu var:

Detayları bu adresten okuyabilirsiniz.

the driftless area

Bizim izleyicilerden pek iyi puan alamamış ama nedenini anlayabiliyorum, durağan ve derin içerikli 🙂 Suça, suçluya, ölüme, paralel gerçekliklere, sezgiye, her şeyin birbirine nasıl bağlandığına dair bir film. Ben ilginç buldum.

*

Her günümün en az iki saatini özel terapi görmüşçesine huzur ve neşeyle geçiriyorum. Bu durum üç dizi sayesinde oluyor ve genellikle birbirlerinin peşi sıra yayınlanıyor: Young Sheldon, The big Bang Theory ve Friends 😎😌☘️😌☘️
Friends dizisini izleyen varsa oradaki Tribiani’nin menajeri rolündeki kadın (ki maalesef çok nadir sahne alıyor) oynadığı rol insana haftalarca sürecek bir gülme, taklit isteği yaratıyor. Bazı Dizilerin böyle uzun sürmesi ve bunca ödül alması tesadüf değil, dokundukları bir şeyler var.

*

Cold War

1950’lerde geçen Soğuk Savaş yıllarında Zula ve Wiktor, İkinci Dünya Savaşı sonrasında harabeye dönen Polonya’da karşılaşır. Farklı geçmişlere ve karakterlere sahip olan kahramanlarımız birbiriyle pek de anlaşamayacak tiplerdir ama kader yollarını ayrılmayacak şekilde birbirine bağlamıştır. Zamanda sıçrayarak ilerleyen hikâye, melankolik bir hava, siyah-beyaz görüntüler ve tutkulu bir aşkı izleyiciye sunuyor. Doğrusu siya beyaz ve dönem filmi sevenler için bulunmaz gelebilir. Ben iki türe de pek ilgi duymuyorum. Ayrıca Zula’nın tam bir çok badireden sonra sonunda Pariste buluşabilmişken neden bu şartları ve aşık olduğu adamı terk ettiğinin sebeplerini de hikaye bize açıklamıyor. Yine de buraya izlediğime dair not düştüm. Muhtemelen değişik kültürlerin seyyahı olmak hoşuma gittiği içindir.

*

Bird Box filmi epeydir listemde duruyordu araya diziler girdiği için sıra getirememiştim nihayet bugün seyrettim. Başrolde Sandra bullockun olduğu hayli uzun be enteresan bir film. Nefes almadan izletiyor gerçi bittiğinde gerilen mide kaslarımı gevşetmek için ilk kez yasemin çayı içtim 😀
Film her ne kadar orta düzeyde fantastik bir kurgu gibi görülebilirse de, belli başlı öğeleri metaforik olarak okuduğunuzda hayli derinlik kazanıyor

*

The Big Short

AÇIK ismiyle yayınlanmış film. Ben çok beğendim fakat anlamakiçin çok dikkat sarfetmek gerekiyor. Amerikan ekonomik sisteminin hilesini ve emlak tabanlı bankacılığın çöküşünü deşifre ediyor.
Başlangıç sahnelerinde bir sürü tipik amerikan kısaltmalı kurum ve finans yöntemi ard arda hızlı biçimde anlatılıyor eminim daha bu aşamada pek çok seyirci ay ben bu filmi anlayamam çok teknik deyip yarıda bırakmıştır. Ancak dişini sıkıp devam edenlerimiz bu yöntemin tam da aldatma ve soygunun mekanizması olduğunu standart halkın gerçeği anlamaması için özenle hazırlanmış bir kamuflaj olduğunu anlıyoruz ve heyecan burda başlıyor! Sonra domino taşlarının nasıl birbirleri üzerine büyük bir düzen içinde devrildiğini ve aslında hilenin basitliği bize gösteriliyor (küçük amerika olarak aynı şeylerin ülkemizde olduğunu anlamamak da mümkün değil).
Filmin bir de Brad pitt bonusu var😀
Bir kez daha izlenesi bir film

 

Büyümek ve Ursula K.L.Guin -1

Bütün hayatımızı,aslında yapmaktan başka çaremiz olmayan şeyleri rızamızla seçmeyi öğrenmekle geçiriyoruz. Diyor Yerdeniz Büyücüsünde Ursula K.L.Guin

Okurlarından Yerdeniz Büyücüsü için yorum yazıları okumak isterseniz tıklayınız.

Bazıları bu sözün özgür iradeyi yok saydığını düşünebilir. Benim içinse Özgür irade hangi seçimi yapacağında serbestlik tanır. Yaptığımız seçimlerin o an için yapabileceğimizin zaten en iyisi olduğunu anlamak ise olgunluk çağıdır.

Seçimlerinden Pişmanlık duymak ise anlamsızdır çünkü eğer girdiğin yol hoşuna gitmiyorsa en yakın sapaktan başka bir yola çıkarsın. Seçim her zaman elindedir ve lütfen bana “ama zammaaaaaannnn?” demeyin lütfen. zaman sensin ve bunu yas tutmakla mı yoksa yeni seçimler yapmakla mı geçireceksin buna karar ver.

*

Aslında üçleme olan ama zaman içerisinde altı kitap haline gelmiş Ursula K. Le Guin’in Yerdeniz serisi de ayrı bir olaydır. Okuyanlar bilir ve sanki diğer kitaplarından da hafifçe farklı bir tınısı ya da kokusu vardır, ya da bana öyle gelmişti.Yeniden okumayı düşünüyorum.
Asıl üçlemenin isimleri: Yerdeniz Büyücüsü – Atuan Mezarları – En Uzak Sahil
Kitaplar hakkında bir okurundan kısaca bilgilenmek mümkün (Tıklayınız), okuyacaklar için heveslendirici okumuş olanlar için hatırlatıcı ve belki nostaljik olacaktır.

“Sihir, zevk için veya övülmek için oynadığımız bir oyun değildir. Şunu düşün: Bizim Sanatımızdaki her söz, her hareket ya hayır için ya da şer için yapılır. Bir şey söylemeden veya bir şey yapmadan önce, ödemen gereken bedeli bilmen gerekir!” ULG

Bu altılama için Ekşi yazarlarından da hoş prezantasyonlar var:

Fantastik edebiyatın en önemli kilit taşlarından olan yerdeniz serisi, gücünü tamamen gerçekten alır. 2 gecede bitirilebilen 600 sayfa yerine, haftalar boyunca çay gibi demlenen nispeten daha az sayfalı kitaplardan oluşur. kitaplar bitirilse bile, bir hayalet gibi insanın peşine takılır ged, arha ve kalessin. bazı geceler, sebepsiz yere uyandığımda aklıma atuan’ın o insanın üzerine kapaklanan mutlak karanlığı gelir. gördüğüm güzel bir kabus gibidir yerdeniz. her zaman aklımın köşesinde bekler. doğru zamanlarda ortaya çıkar. bazen aylarca uğramaz. seriyi anlamak, okuduktan sonra zamanla gerçekleşir. insanın ruhuna köklerini saldıktan sonra, ömür boyunca insanın tekrar uğrayacağı köhne bir kuyu gibidir. mies

Devamını oku “Büyümek ve Ursula K.L.Guin -1”