Python Programlama ile zeka soruları

Sorumuz şu: Okunuşunda ki harfleri birbirinden farklı en büyük üç haneli sayı nedir?

Elbette bu soruyu elle de çözmek mümkün ama epey deneme yanılma yapmak gerekir. Örneğin yüzbir, okunuşunda harfler farklı, yüzdört yine okunuşunda ki harfleri farklı daha büyük bir sayı.

Gelin bu sorumuzu python ile çözdürelim.

def yaziyap(sayi):
    birler = ["","bir","iki","üç","dört","beş","altı","yedi","sekiz","dokuz"]
    onlar = ["","on","yirmi","otuz","kırk","elli","altmış","yetmiş","seksen","doksan"]
    sayi=str(sayi)
    if sayi[0]=="1":
        return "yüz"+onlar[int(sayi[1])] + birler[int(sayi[2])]
    else:
        return birler[int(sayi[0])]+"yüz" + onlar[int(sayi[1])] + birler[int(sayi[2])]

for n in reversed(range(999)):
    if len(yaziyap(n)) == len(set(yaziyap(n))):
        print(yaziyap(n))
        break

def kısmı bir fonksiyondur, gelen sayının okunuşunu döndürür geriye. Diğer önemli kısım ise gelen string bilginin işlenişidir. if kısmında yaptığımız gelen kelimenin harflerini sayıyoruz, bir de küme yapıp sayıyoruz. Kümelerin şöyle bir güzelliği var ki aynı elemandan birden fazla kabul etmiyor.

Rüya yorumlayan yapay zeka

Rüya yorumlayabilen yapay zeka mümkün mü değil mi bilmiyorum fakat bunun çalışmalarına başlamış bulunuyorum. Temelde hedeflediğim şey rüyayı anlaması, sembolleri veri tabanından incelemesi ve uygun cümlelerle kendini ifade edebilmesi üzerine olacak.

Proje süreci olarak da bir iki yıl olarak düşünüyorum. Çalışmada takıldığım noktaları veya daha açık söylemek gerekirse dönüm noktalarını paylaşıp fikirlerinizi almayı planlıyorum. Yapacağım iş öyle basit rastgele rüya tabiri değil de, yazılan rüyanın anlaşılması ve öyle yorumlanması olacak.

Hatta asıl planım karşısındakine basit sorular sorarak ve verilen cevaplardan rüyayı çözümleme üzerine davranmasını hedefliyorum.

Stresin Doğası ve Dalak Otoritesinin yanılmazlığı

Stresin yol açtığı tüm gerilimlerin, salıverme ve gevşeme döngüsünü tamamlayamadığında ilgili kaslarda depolandığını ve hastalık adı verilen sonucun böyle ortaya çıktığını biliyoruz. Öyleyse stresten uzak duralım diyebilir miyiz? Bunun mümkün olmadığını preshamanlar biliyor 🙂 Çünkü bu dünyadaki her şey strese sebep olur, kötülüğünden yanlışlığından değil sadece limitsiz -tanımsız- bir şeyin daracık bir kapta yer bulma uğraşıdır varlık aleminde olmak. O halde Stres-gerilim-salıverme-rahatlama döngüsünün bozulmaması hayatidir biz insanlar için. Her insan kendisine en uygun gevşeme yolunu/yollarını bulur, daha önemli olan bunu yaşadığı sürece periyodik olarak yapabilme -nefes alma gibi- kararlılığını sürdürebilmesidir. Şu haber linkindeki gibi bir mekanizmadan bahsediyorum, ayrıca tüm organlarımızın kas yapısının olduğunu da akılda tutmak lazım: http://yeniboyutlar.com/psoas-kasi/

  1. not: Aslında “Stres-gerilim-salıverme-rahatlama” doğal döngüsünü tıpkı diğer otonom aktiviteler gibi (bedenimizde yapılan tüm periyodik işlemler) otomatiğe bağlanabilir bu değerli görevde KU’nun iş tanımına eklenebilirdi (yani program yazılırken) ama yapılmadı. Neden? Bu döngünün bozulması 3B dediğimiz frekanstaki deneyim çeşitlemesini sağlıyor! Bunu da hatırlatmak isterim.

Varlık boyutunda yer almak, karar vermeyi gerektirir (Lono’nun işlevi) hem de binlerce karar. Tüm bu kararlar ağır ya da hafif seçimleri gerektirir, seçim ise mekanizma olarak yargı işlevi gibidir, seçmediğimiz olasılıkları öldürmüş oluruz kendimiz için ve işte o seçilmeyen sınırsız olasılıklar/potansiyeller acaip üzülürler ve stres oluştururlar! Ne kadar basit değil mi? 🙂
Bu durumda, stres çaresizliğin göstergesi değil mi? denebilir
Sen de biri tarafından seçilmesen çaresizlik hissederdin (seçilmeyen diğer olasılıklar) örneğin yumurta tarafından seçilmeyen binlerce sperme benzetilebilir. Bu sebeple seçim yaptığımızda, seçmediğimiz opsiyonların gönlünü almak ve bu işlemi var olmak için mecburen yaptığımızı bildirmek stresi azaltacaktır 🙂
(Not.3. Ho’ponopono yaparken ya da tanrıdan bağışlanma dilerken insanların gönlünü almaya çalıştığı şey budur işte; seçilmeyen diğer olasılıklar!)
“Ya sen ne diyorsun Sibel!” Diyen olursa ki vardır, “Barış” diyorum, barışın doğasını anlatıyorum sevgili frekanslar.

Peki o halde hic kimsenin “kalbini kırmamak” icin her şey ayni anda seçilebilir mi?

Hayır. Varlık olmanın laneti de budur, hem de tüm boyutlarda ama seçim yapabilmenin özgürlüğü de muhteşemliğidir. Muhteşem bi şey zıttından muaf olur mu?

Konuyu anlatırken, serbest dans yaptım her zamanki gibi ve şimdi tam bu noktadan bana bile ilginç gelen bir başka noktaya atlıyorum, dansın figürü gereği:

Human Design konusunu çalışırken bana en mühim görünen konu otorite çeşitleri, yani “karar Otoritesi” olmuştu. Bilenler hatırlayacaklardır bu sistem de insanın karar alma şekli 5 ana kısımda incelenir ve bunlardan biri de “dalak otoritesidir”. Detaya girmeden şunu belirteceğim, dalak otoriteli insanlar bu belli belirsiz ve sadece bir kez gelen dürtüyü hissederek karar veriyorlarsa asla yanılmazlar deniyor. Vay canına! Değil mi? Bu nasıl olur, hiç yanılmayan kararlar verebilmek?

Yaptığım 400 ü aşkın kişi analizinde 4 kişinin dalak otoriteli doğmuş olduğunu gördüm bu da %1 oranını veriyor, yani azınlıkta olan bir mekanizma. Şimdi stresin doğasını anlatırken seçilmeyen olasılıkların endişesinin stresi oluşturmasını daha iyi anlayınca birden ilişkiyi kuruverdim. Evet seçilmemişlerin kalbini kırmamak için her şey birden seçilemiyor ancak seçim yapanın “fark etmez, sadece şu an için birini seçtim” konumu stresi düşürüyor ve aynı zamanda seçimin yanlış olma ya da üzücü sonuca ulaştırma olasılığını da yok ediyor! Çünkü fark etmezdi! Bu sebeple yanılmaz işte Dalak otoriteli olanlar 🙂

Bilmediğiniz şeyi bilmezsiniz!

Dürüstlüğe dayanan yeni kurumlar, eski enerjiyi aşacak demiş Kryon 🙂 Eh bunu söylemek kolay çünkü çoğumuzun (sayı saymayı bırakın derdi RA, kulakları çınlasın) beklentisi bu yönde. Yeni buluşla yeni iş paradigması gelir. Siz bilmediğiniz şeyi bilmezsiniz, bu yüzden gelecek olan hakkında-eski bir enerji dünyasına dayanarak-önceden karar vermeyin diye ilave etmiş. Yani hayallerinizde limitsiz olmaya çalışın, rasyonalize etmeyin bakalım nasıl olacak demek istiyor, belki cam tavanın kalktığını bizzat tecrübe edebiliriz 🙂

Örneğin eski enerjiyle hareket ettiğini düşündüğünüz bir kurum ya da kişiyi kara listeye alıyorsunuz ve aslında bunu yapmak gerçek amacınızı hiç de yansıtmıyor çünkü siz aslında ortaya çıkan işe itirazlısınız, o halde ortaya çıkan işte bir değişim yaşansa çoğumuz bunu farketmeyiz çünkü dikkatimiz orada değil, kişiselleştirilmiş bir kara liste var!
Şu kara listeleri sal gitsin yaw! Sadede gelelim hep birlikte ziyafete konalım diyorum 🙂

(amiyane tabirlerim affola)

Not: DNAmıza yüklü eski korkular tetikleyici oluyor bunun farkındayım da, yine de kendime bir hatırlatayım dedim.

*

Stresin yol açtığı tüm gerilimlerin, salıverme ve gevşeme döngüsünü tamamlayamadığında ilgili kaslarda depolandığını ve hastalık adı verilen sonucun böyle ortaya çıktığını biliyoruz. Öyleyse stresten uzak duralım diyebilir miyiz? Bunun mümkün olmadığını preshamanlar biliyor 🙂 Çünkü bu dünyadaki her şey strese sebep olur, kötülüğünden yanlışlığından değil sadece limitsiz -tanımsız- bir şeyin daracık bir kapta yer bulma uğraşıdır varlık aleminde olmak. O halde Stres-gerilim-salıverme-rahatlama döngüsünün bozulmaması hayatidir biz insanlar için. Her insan kendisine en uygun gevşeme yolunu/yollarını bulur, daha önemli olan bunu yaşadığı sürece periyodik olarak yapabilme -nefes alma gibi- kararlılığını sürdürebilmesidir. Şu haber linkindeki gibi bir mekanizmadan bahsediyorum, ayrıca tüm organlarımızın kas yapısının olduğunu da akılda tutmak lazım: http://yeniboyutlar.com/psoas-kasi/

  1. not: Aslında “Stres-gerilim-salıverme-rahatlama” doğal döngüsünü tıpkı diğer otonom aktiviteler gibi (bedenimizde yapılan tüm periyodik işlemler) otomatiğe bağlanabilir bu değerli görevde KU’nun iş tanımına eklenebilirdi (yani program yazılırken) ama yapılmadı. Neden? Bu döngünün bozulması 3B dediğimiz frekanstaki deneyim çeşitlemesini sağlıyor! Bunu da hatırlatmak isterim.

Varlık boyutunda yer almak, karar vermeyi gerektirir (Lono’nun işlevi) hem de binlerce karar. Tüm bu kararlar ağır ya da hafif seçimleri gerektirir, seçim ise mekanizma olarak yargı işlevi gibidir, seçmediğimiz olasılıkları öldürmüş oluruz kendimiz için ve işte o seçilmeyen sınırsız olasılıklar/potansiyeller acaip üzülürler ve stres oluştururlar! Ne kadar basit değil mi? 🙂
Bu durumda, stres çaresizliğin göstergesi değil mi? denebilir
Aynen, sen de biri tarafından seçilmesen çaresizlik hissederdin (seçilmeyen diğer olasılıklar) örneğin yumurta tarafından seçilmeyen binlerce sperme benzetilebilir. Bu sebeple seçim yaptığımızda, seçmediğimiz opsiyonların gönlünü almak ve bu işlemi var olmak için mecburen yaptığımızı bildirmek stresi azaltacaktır 🙂
(Not.3. Ho’ponopono yaparken ya da tanrıdan bağışlanma dilerken insanların gönlünü almaya çalıştığı şey budur işte; seçilmeyen diğer olasılıklar!)
“Ya sen ne diyorsun Sibel!” Diyen olursa ki vardır, “Barış” diyorum, barışın doğasını anlatıyorum sevgili frekanslar.

Peki o halde hic kimsenin “kalbini kırmamak” icin her şey ayni anda seçilebilir mi?

Hayır. Varlık olmanın laneti de budur, hem de tüm boyutlarda ama seçim yapabilmenin özgürlüğü de muhteşemliğidir. Muhteşem bi şey zıttından muaf olur mu?

Urban Shaman eğitimi tıpkı pratisyen hekimlik kavramına benzer

Dünyanın her yerinde ve Türkiye’de özellikle 68 kuşağından beri etkinleşen Kişisel Gelişim atakları, değişen enerjilerin beslenip büyümesine olanak veren ve muhtemelen dünyanın her yerine dağılmış kahunaların telepatik katkılarıyla güncellenen bir dönüşüm hikayesidir.
Kişisel gelişim üst başlık/şemsiyesi altında serpilen bu muazzam dönüşüm harekatı, yerleşik resmi eğitim sistemlerinin hızla evrimleşememesinin bir sonucu olarak son derece içimizden yükselen bir talebin dünyanın bilinci tarafından hissedilip cevaplanmasının doğal bir örüntüsüdür. Bu şemsiye altında yeşeren farkındalık, bütünsellik, sağlık, spor vs her alanda UÇ veren bir çok harika öğretmen/paylaşımcı ortaya çıkarmıştır. Hepsi genel şaman konseptinin birer ihtisas dalında uzmandırlar aslında.
İşte Urban Shaman konsepti, bu dönüşüm hareketinin temel felsefesini ve temel bilgilerini verir. Ben yaklaşık 80 saatlik bu eğitimde, normal modern hayatınızda kendiniz ve en yakın çevreniz için yapabileceğiniz, hatta her an yapmakta olduğunuz günlük hayatınızın her bir detayındaki derinliği görebilmenizi sağlamak adına, adeta bir tohum şeklinde onbinlerce yılı toprak altında geçiren bilgeliğin aniden ılık havayla (Barış ve Armoni)  patlayıp yeşereceğinin haberini veriyorum. Bu temeli edinen bazılarınız kendi yetenek ve arzuları doğrultusunda yukarıda belirttiğim kişisel gelişim dallarında (ki hepsinin temel niyeti urban shamanda ele elınıp incelenmektedir) ihtisas yapacaklar ve Kent Şifacısı olarak edindikleri pratisyen hekim nosyonlarını farklı ihtisas alanlarına yükseltecek, inceltip özelleştirecekler. Hepimiz “biricik” olan özümüzü ihtisas alanlarımıza yansıtarak dünyayı daha sağlıklı mutlu ve keyifli bir yere dönüştürüyoruz.
Bu konuya dikkatimi verip, e-k-mek ürettiğimden beri Urban shaman atölyelerinin ilklerini verdiğim her yerde kişisel gelişim merkezi sahiplerinin bu eğitimlerin ilk katılımcıları olmakta gösterdikleri basiret beni sevindiriyor, her birini muhabbetle kucaklıyorum.

Bu niyetten OLArak önümüzdeki günlerde hayat bulacak kesinleşen eğitimlerin takvimini de burada belirtmek ve içinde merak uyanmış (yetileri zaten hazır) arkadaşlarımızın bilgisine sunmak istiyorum.

18/19 Nisan          UB 1. seviye     ANKARA – Yaşambilim Akademisi

25/26 Nisan         UB 1. seviye     İstanbul   – Radia Gelişim

9/13 Mayıs    UB 1. ve 2. seviye   Balıkesir Narlı – Irmak Sağlıklı Yaşam

23/24 Mayıs         UB 1.seviye     İstanbul  – Tuva Sanat

Yurt içinden ya da dışından gelen tüm davetleri değerlendiriyorum. Bu bilgelik ağacının kökleri belli, kollarının nerelere uzanıp kimleri kucaklayacağını naturel eğilimleriniz belirliyor. Aloha canlar.

Lütfen sunum ve konu başlıklarına göz atmak için tıklayınız

*

Bu kez bir başka körfeze, Edremit körfezinde Narlı köyüne davetliyiz ve ilk kez urban shamanın ilk iki seviyesini bütün halinde sunacağız. Irmak Sağlıklı Yaşam Merkezindeki ilk eğitimin dünyanın en kadim şifa sistemi oluşu ne hoş bir örtüşme. Ev sahibimiz ve katılımcılarla buluşmak ve tanışmak için şimdiden heyecanlıyım. Tabi o güne kadar kendi körfezimde ve kitabımın uzak boyutlarında geziniyor olacağım. Aloha dostlarım.
https://www.facebook.com/events/427163077452746/

*

Sanırım bu linkteki eğitim de önümüzdeki kışa kadar ankaradaki son 1. seviyemiz olacak, umarım geride isteyen ama buluşamadığımız kimseyi bırakmayız.

https://www.facebook.com/events/735627669885864/